Özel İnsanlar



Geri Dön

Kentsel Yaşamda Ki Engeller Sorunlar
Sacit Serim (23 Ocak 2010 Cumartesi)

Aslında kentsel yaşamda özürlülerin karşılaştığı engeller/sorunlar yalnızca özürlülerin değil kentte yaşayan tüm insanların, yaşlıların, hastaların karşı karşıya kaldıkları engellerle/sorunlarla aynıdır

Bu engellerin/sorunların ortadan kaldırılması kentte yaşayan tüm insanlara rahatlıklar sağlayacaktır.

"Örneğin tekerlekli sandalye veya sedyenin sığmadığı bir asansör kabini yaşı ne olursa olsun kalp krizi geçiren bir kişinin ölümüne sebep olabilir"

Lütfen engellerin/sorunların çözümleri yalnızca özürlüler için gerçekleştirilmesin bu engeller/sorunlar hepimizindir ve her an sizinde engeliniz/sorununuz olabilir

**YAYA KALDIRIMLARI

*Yükseklikleri 12-14 cm olmalı

Kaldırımların yüksekliklerinin fazla olması tüm özürlülerin (özellikle tekerlekli sandalye ve koltuk değneği kullananların) daha doğrusu çocuğu, genci, yaşlısı tüm "ÖZÜRSÜZ" insanları çok zor durumlara sokuyor hatta birçoğunu da geçici veya kalıcı özürlü durumuna getiriyor.

Ayrıca yüksek kaldırımlar park edilen araçtan inilmesini engelliyor.

*Rampaların dar ve açılarının dik olması

Çocuk arabalarının ve pazar çantalarının, koltuk değneklilerin, tekerlekli sandalye kullananların yürümelerini engelliyor

Rampalar (T girişler) otoparklı apartmanlardaki gibi olmalı.

Araç çıkamasın diye otopark girişlerinin sağına ve soluna demir borular konulmamalıdır.

*Kaldırım üstlerinde kenara yakın boru, mantar, çiçeklik, ağaç ve direk olması baston ile kenar takibini engelliyor.

Kullanılan borular yaklaşık 10 cm çapında oluyor bu çaptaki boruyu bastonla bulma olasılığımız çok az, bu yüzden de genellikle dizlerimizi çarpıyoruz

Araç parkını önlemek için boru yerine sakıncalı olmasına rağmen mantar veya çiçeklik tercih edilebilir fakat bunların da mahsurları var.

Ancak kaldırım ve geniş mekanlarda farklı zemin dokulu ve renk farkı olan döşeme taşlarının ortaya döşenmesi durumunda mantar ve çiçekliklerin konulması bizlere engel oluşturmaz.

*Kaldırımlara park eden araçlar körlerin araç yolundan yürümesine sebep oluyor ve birçok kör araba yolunda yürüdükleri içinde ikinci bir özre sahip oluyorlar

*Çöp bidonlarının ve konteynerlerinin kaldırımları kapatması

*Otobüs durakları dar olan kaldırımlarda tekerlekli sandalyenin değil herkesin geçişine engel oluyor örneğin Özgürlük parkının ana kapısında ki durak gibi

*Birçok otobüs durağında tekerlekli sandalyenin yağmurdan veya güneşten korunmak için durak içine girmesine olanak yok çünkü tekerlekli sandalyenin geçebileceği kadar genişlik yok zaten binebilecekleri otobüste yok ki

Ayrıca otobüs durakları araç yoluna ne kadar yakın olursa yolcularda otobüs tabelalarını görebilmek için o kadar dışarı çıkıyorlar hatta araç yoluna bile inmek zorunda kalıyorlar.

* Otobüse binecek insanların durağın önünden ve arkasından geçmesine olanak yok ki ben bastonumla geçebileyim bu durumda tekerlekli sandalye nasıl geçsin örneğin çok yoğun olan Kadıköy Osmanağa cami önündeki durak gibi

*Cadde ve sokak isim tabelaları bazı yerlerde körlerin ve tekerlekli sandalyenin geçişine engel oluyor biraz daha geriye yani bahçe duvarlarına yakın konulamaz mı?

*Tabelaların, dükkan önlerinde ki güneşliklerin alçak olması körlerin bunlara yüzlerini çarpmasına neden oluyor.

*Oto galerilerinin apartmanlarının önlerindeki bahçeleri yeşil alandan beton zemine çevirmeleri yetmezmiş gibi araçları kaldırımların üstlerine park etmeleri

Ayrıca kaldırımlar veya dükkan önlerine araç çıkarmak için yaptıkları rampalar

Araç çıkarmak için bordürleri kırmaları veya sabit rampa yapmaları engellenmeli çünkü bordürlerin yapım ve onarım bedelleri bizlerin cebinden çıkıyor üstüne üstlük bedelini ödediğimiz kaldırımlarda biz özürlüler yürüyemiyoruz

*Dükkanların kaldırım üstlerine taşınabilir tabelalarını koymaları veya tezgah açmaları özürlülerin değil tüm insanların yürümelerine engel oluyor.

Örneğin Halit Ağa caddesinde (trafiğe kapalı olan gezi alanında) eşya satıcılarının dükkan önüne eşyaları dizmeleri, her büfenin önünde duran motosikletler ve her dükkanın tabelaları tüm insanların rahat yürümesine engel oluyor.

*Kaldırım üstlerine yerleştirilen satış kulübeleri yalnızca özürlülerin değil tüm insanların geçişine engel oluyor örneğin Ziverbey Abdi Bey Caddesi başındaki halk ekmek kulübesi

*Trafik ışıklarının yoğun insan geçişi olanlarında apartman otopark girişlerinde olduğu (T giriş rampaları) gibi rampalar yapılmalı ve yaya geçitleri biraz daha geniş olmalı Örneğin Altıyol, Kadıköy ykb ve İş bankası iskele arasındaki

*Yol kenarlarına (Kaldırımla yolun birleştiği yerlere) çok geniş yağmur olukları konulması yağmursuz havalarda bile insanların kaldırımdan inerken zorluk çekmesine neden oluyor birde yağmurlu havalarda ki suya basmamak için uzun adım atılmaya çalışılması yaralanmalara ve kalıcı veya geçici sakatlıklara neden oluyor

*Kaldırımların bordür taşları ile asfalt arasında kalan boşluklar (kaldırımların sökülerek yeniden yapıldığı yerlerde) körlerin baston ile yürürken bastonlarının takılmasına neden oluyor.

Ayrıca kaldırım kenarlarına çöplerin birikmesine ve yağmur sularının buralardan asfalt altına girip asfaltın kabarmasına neden oluyor

*Kaldırımlardan daha düşük kodlu bahçelerin olduğu yerlerde en azından 15-20 cm beton duvar ve üstünde demir parmaklıkların olmaması insanların özellikle körlerin ve çocukların düşmelerine sebep oluyor

*Yolun her iki tarafında ki her iki kaldırımın genişliğinin tekerlekli sandalye genişliğinden az olması sorun yaratıyor örneğin binaların bahçe duvarları geri çekilemez mi?

*Ana yolların kenarlarında ki kaldırımların bazı yerlerde çok dar ve üstelik üstünde direk olması örneğin Müjdat Gezen sanat merkezinin yanında ki çay bahçesinin önündeki kaldırım

**GENİŞ ALANLAR

*Büyük ve geniş alanlarda körleri bastonları ile yürürken yönlendirecek üzeri tırtıllı ve farklı renkli zemin taşlarının olmaması körlere yürümede çok zorluklar oluşturuyor.

Örneğin Kadıköy Meydanı ve Haldun Taner Sahnesi çevresi, iskele civarı

Kadıköy meydanında vapur iskelelerine gidişlerde üzeri tırtıllı 40 cm'lik ve farklı renkte taşlar olsa körler çok daha rahat ederler.

Yurt dışında kaldırımlara döşenen taşlardan her türlü özürlü faydalanıyor çünkü bir özürlü bu taşı takip ederken diğer yayalar özürlülere öncelik sağlamak zorundalar ve hiç bir satıcı bu yolu işgal edemiyor yani orası özürlülerin tercihli yolu oluyor.

Ayrıca farklı renk insanların bu tercihli yolları algılamasına neden oluyor.

*Trafik ışıklarında sesli veya titreşimli uyarıcıların olmaması (körlerin yeşil yandığını anlamamasına sebep oluyor)

Aslında sesli uyarı sistemi yalnızca körler için değil yaşlılıktan dolayı az gören ve dalgın insanlar içinde çok gerekli bir uygulama

Örneğin Almanya'da trafik ışıklarının direklerinde el yüksekliğinde yayalara yeşil yandığında titreyen bir parça varmış bu da körlere yeşil yandığını bildirirmiş.

*Körler için toplu tasıma araçlarında aracın gittiği hattın seslendirilmemesi (körlerin saatlerce duraklarda araç beklemesine sebep oluyor)

*Körler için toplu tasıma araç duraklarının araç içinde ve duraklarda seslendirilmemesi (körlerin hangi durakta olduklarını öğrenememelerine sebep oluyor)

Örneğin metro ve tramvayda ki sesli uygulama çok güzel

*Toplu taşım araçlarında basamakların çok yüksek, şekilsiz olması körlere, koltuk değneklilere, çocuklara ve yaşlılara sorun yaratıyor

Tekerlekli sandalyeye sahip özürlülerin Kadıköy de binebilecekleri 2 adet otobüs var ne kadar acı bir tablo değil mi?

**ALT GEÇİTLER

*Merdivenlerin eğimi dik oluyor

Basamaklar daha geriden başlamalı ki eğim azalsın

*Merdivenlerin basamak genişliği dar oluyor

Çıkarken değil de inerken tehlike yaratıyor çünkü çıkarken ayakucu ile basıyorsun fakat inerken topuk ile basmak zorunda kalıyorsun yani ayakucu ile basamayınca denge sağlayamıyorsun

*Merdivenlerin basamakları mermer oluyor

Yağmurlu havalarda kayganlaşıyor, zamanla aşınan mermer basamakların uç kısımları tehlike yaratıyor

Basamak uçlarına kaymayı ve aşınmayı önleyici bantlar konmalı diye düşünüyorum.

*Merdivenlerin sağ ve solunda tutungaçlar yok

*Tekerlekli sandalye için asansörler yok

Bu asansörler tekerlekli sandalyenin sığacağı büyüklükteki bir zeminin merdiven üstünden ve geçittin kenarına bağlı aşağıya ve yukarıya hareket edebileceği mekanizma ile yapılabilinir

**İŞ ve ALIŞ VERİŞ MERKEZLERİ

*Asansör kabinlerinde ve katlarda ki butonlarda kabartma etiketlerin ve sesli uyarıların olmaması (körlerin hangi butona basacaklarını ve hangi katta olduklarını bilememelerine sebep oluyor)

Asansörün aşağıya ve yukarı gittiğinin de seslendirilmesi de önemli.

Örneğin İş bankası Kadıköy Rıhtım şubesinde asansör butonlarında kabartma etiket var fakat seslendirme yok ayrıca giriş kapısında (üç basamaklı) rampa yok üstelik bu bina yeni yapıldı.

*Binalardaki merdivenlerde sağda ve solda sürekliliği sağlanmış yaşlıların ve özürlülerin faydalanabileceği şekilde tırabzanlar mutlaka olmalı

*Yürüyen merdivenlerin yerine yürüyen bantlar olmalı

Örneğin Kadıköy Metro alış veriş merkezinde üst katlara çıkan yürüyen bantlar vardır ve tekerlekli arabaları tutmasanız bile sabit dururlar.

*Bahçe, bina, apartman ve asansör kapılarının ve kabinlerin ve sahanlıkların tekerlekli sandalye ölçülerine uygun olmaması Örneğin Kadıköy Belediyesi (KASDAV Sağlık binasına bakan) döner kapı herkes için çok tehlike arz ediyor.

*Metro, alış veriş merkezlerindeki turnikelerin ve kasa geçişlerinin tekerlekli sandalye ölçülerine uygun olmaması

*Kamu binalarının, büyük alış veriş merkezlerinin, bankaların giriş kapılarında seslendirme olmaması (körler için buraları bulmada ve yön bulmada zorluklar çıkarıyor)

Aslında doğru olan örneğin Kadıköy çarşısında herhangi bir merkezin önüne gelindiğinde elimizde bulunan veya binada bulunan bir butona (zil butonu gibi) bastığımızda bu merkezin adının seslendirilmesidir.

Bu seslendirme körlerin çevrenin haritasını çıkarmasına ve hafızalarına kaydetmelerinde çok işlerine yarar sağlayacaktır.

Bunun örneği Prag'da mevcuttur.

Sevgi ve saygılarımla.

*Bu yazı Kadıköy Belediyesinin "İnsanca Yaşam" Dergisinde yayınlanmıştır.

Geri Dön


İçeriğe geri dön | Ana menuya dön